Ahmet GÜZEL
WRS İmperium, YMM, Bağımsız Denetçi
I.GİRİŞ
Mevcut ekonomik konjonktürel şartlar şirketler için zorlayıcı bazı koşulları beraberinde getirmektedir. Ekonomik şartların daha da ağırlaşabileceği bir süreç yaşanma ihtimali oldukça yüksek bir ihtimal arz etmektedir.
Daha zorlu koşulların reel sektör ve işletmeler tarafından daha çok hissedeceği bir dönemi başarılı geçmenin hazırlıklarını görmek ve önlemlerini almak sonraki süreci görmenin yolunu açacağı açıktır.
II.2023 YILI BİLANÇOLARI
2023 ve öncesi yıllar, pandeminin ve izlenen ekonomi politikalarından dolayı genel itibariyle şirketlerin bilançolarını tarihinin en iyi durumuna ulaştırdı.
Pozitif anlamda tarihi tavan durumu oluşan şirket bilançolarının çok dar ve kısa bir sürede bozulması ekonominin tabiatına aykırılık teşkil ediyor. Ancak bu durum, en iyi noktadan geriye dönüş gerçeğinin de göz ardı edilmemesi gerekmektedir.
III.ŞİRKETLERİN FİNANSMAN MALİYETLERİNİ KARŞILAMASI MÜMKÜN MÜ
Ekonomi yönetiminin uyguladığı politikalar ve tasarrufların ticari/sınai hayatın dışında değerlendirilmesi kaynaklı olarak işletmelerin finansmana erişiminin çok kolay olmadığı bir süreç yaşanmaktadır.
Bunun neticesinde dış finansman maliyetleri son 20 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Diğer taraftan; ticari iş alanındaki faaliyetlerin hiç birinde bu maliyetleri karşılayacak bir kârlılık da mümkün olamamaktadır.
IV.İŞLETME BİLANÇOLARININ DİSİPLİNLİ YÖNETİLMESİ
Günümüz ekonomik, ticari ve sınai faaliyetlerde piyasada var olmanın yolu devamlı ve yönetilebilir, süreklilik arz eden para kaynaklarından geçmektedir.
Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere ekonomik koşullar konjonktürel olarak finans kaynaklarına ulaşımı zorlaştırmakta; ulaşılsa da yüksek finans maliyetleriyle karşı karşıya bırakmaktadır.
Dolayısıyla;
- Finansmana erişim olanaklarının,
- Eldeki kaynakların
daha dikkatli kullanılması gereken bu zorlu dönem; işletmelerin, hata yapma lüksünü ortadan kaldırmaktadır.
Bu bağlamda işletmelerin;
- 600 no’lu satış hesaplarını artırırken,
- 120 alıcılar hesabını minimize etmesi,
- Enflasyon ve fırsat maliyeti durumundaki faiz oranlarını göz önünde bulundurarak stoklarını optimize etmeleri
Hayati bir koşul olarak ortaya çıkmaktadır.
Başka bir ifadeyle; şirketlerin bu süreçte
- Satışlarını artırarak para kaynaklarını artırma yöntemlerini araştırırken
- Maliyetlerini ve alacak tahsil sürelerini düşürerek
Para kaynaklarını yönetmesi gerekmektedir. Zira konkordato ilanlarının arttığı ve iflasların, batakların yoğun olduğu bir zorlu süreç öngörüyoruz.
V.SONUÇ
Önümüzdeki 2024 sonrası 1-3 yıllık dönemde sadece bilançosunu iyi yöneten ve verimlilik artışını sağlayan şirketlerin ayakta kalma ihtimalinin yüksek olduğunu tahmin ediyoruz.
İşletmelerin 2023 dahil son üç yılın pozitif tavan yapan iyi bilançoların sarhoşluğunu yaşamaması ve bu gerçeği masaya yatırarak iyi analiz etmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde zorlu süreçleri ve faaliyetlerini yönetmede başarısızlıkla karşılaşacağı, dikkatten uzak tutulmaması gerekmektedir.
Diğer taraftan; işletmeler ve bilançoları bakımından makalemize konu ettiğimiz zorlu sürecin;
- Hafiflemesi yahut
- Daha da zorlaşması
ekonomi yönetiminin başta faiz ve sıkılaştırma politikalarındaki tutumu olmak üzere yapısal reformlar, kamusal tasarruf tedbirleri, konu odaklı yatırım teşvik programıyla doğru orantılı bir yapı arz etmektedir.
NOT: Bu makale 20.05.2024 tarihinde Ekovergi‘de yayınlanmıştır.